Mart 2023: Pusula

Yine boş geçen bir Mart.

Bu ay mental olarak iyi olduğumu sanmıştım. Son haftasına kadar. Hala üzerinde çalışmam gereken şeyler var.

Bu ay kendi üzerime ne kadar gittiğimin, kendime ne kadar çok negatif cümle kurduğumun farkına vardım. Kendime baktığımda bunları görmüyordum; üzerine düşününce, kendimi yakalayınca anladım. 

Hiçbir şeyi yavaştan almıyorum, başarısızlığa, ikinciliğe tahammülüm yok. Bu sene hayat bana o işler öyle olmaz dedi. Zor yoldan öğreniyorum. 

Ramazan biraz iyi geldi. En azından geçen seneye oranla daha çok farkındayım bu ayın.

Öncelikle talep etmeyi öğrenmeliyim. Sonrasında kendi hayatım söz konusu olduğunda işte büründüğüm agresif kişiliğe bürünmeli, kendi işim için, kendim için mücadele etmeliyim. İnsanlardan ben olmalarını, benim tercih edeceğim şekilde hareket etmelerini beklememeliyim. İç huzurumu baltalatmamalıyım. 

Bu ay Nathaniel Drew'ün No Backup Plan podcastine sardım. Kendisini izlemek/dinlemek beni sakinleştiriyor. 

Bir süredir sanatımdan önceden aldığım hazzı alamıyorum. Sebebini de biliyorum, geçeceğini de. Bazen, ufacık bir an, sanatımı ne kadar sevdiğimi, icra ederken ne kadar keyif aldığımı hatırlıyorum. Sanırım bunu en stresli anlarımda yapıyorum. Resim değil sanat diyorum çünkü içinde yazı, fotoğraf ve video da var.

Bu ay hayatımı kreatif yollardan kazansaydım; mesela bir ekiple uzaklara çekime gitseydim, ya da bir resim öğretmeni olup öğrencilerime desen gösterseydim, onları çizerken izleseydim nasıl olurdu merak ettim.



Yorumlar